İçeriğe geç

Analitik düşünebilmek nedir? nasıl edinilir? nasıl gelişir?

“Analitik düşünebilen” kavramının artık günümüzde tüm mühendislik iş ilanlarında görmek mümkün? Peki tüm iş verenlerin başarılı bir şekilde mühendis adaylarının analitik düşünebilme yeteneklerini test edebildikleri (?) bu analitik düşünme nedir, bir insanın düşünme becerisinin, düşünme stilinin tanımlandığı bu yetenek neyi açıklar? insana ne gibi faydalar sağlar? nasıl edinilir? Gelin şimdi bunu detayları ile inceleyelim.

Herkes düşünebilir, ama analitik değil!

Analitik Düşünce Nedir

Düşünmek insanoğluna bahşedilmiş, en büyük yeteneklerden biridir. Düşünebilir ve düşünerek kanaat edebilir, kararlar verebiliriz. Peki insanoğluna bahşedilen bu yetenek her insanda aynı şekilde mi gelişiyor, herkes aynı yollardan, aynı metabolizma ve stil ile mi düşünüyor? Tabii ki de hayır! Her insanın aynı zeka yapısı ile dünyaya gelmemesi, aynı ortamlarda yetişmemesi, farklı ilgi alanlarına yönelmesi, farklı stillerde eğitimler almaları nasıl yaşamlarına etki ediyorsa düşünce stillerine de etki ediyor. Her bireyin olaylara bakış açısı, algısı, olayı anlamadaki becerisi ve olayın derinine inip düşünce yapısı ile olaydan çıkardığı kararlar aynı olmuyor. Örneğin;

Arabanız çok fazla yakıt tüketiyor, siz de bu durumdan rahatsızsınız ve sorunu çözmek adına çalışmalara başladınız ve olayın derinliklerine ineceksiniz. İşte bu durumda karşımıza birkaç düşünce yapısı çıkar;

  • Tümden gelim, tüme varım metotları ile çalışan birisi; ( Analitik Düşünür ) Yakıt tüketimine sebep olabilecek tüm sebepleri araştırır, önce bu sebeplerin lastiklerin havası, arabanın aerodinamik mühendisliği, camların yapısı, mekanik kayıplar, yakıt kalitesi, fren sistemindeki olası bir sürekli temas arızası, motor yapısındaki arızalar gibi birçok parametreyi en kolay çözümlenebilecekten en zor çözümlenebileceğe doğru önceliklendirir. Daha sonrasında tüm bu yakıt tüketimine sebep olabilecek sorunların derinine iner. Lastik havalarını kontrol eder, çözüm sağlanırsa minimum çaba ile maksimum fayda sağlanır. Aksi bir durumda bir üst gruptaki soruna yani arabanın aerodinamik yapısı, hava akışını pürüzsüzleştirebilecek dokunuşları gerçekleştirir. Sürekli açık bırakılan camların kapalı tutulması için, arabanın hava akışını kesen yapısının iyileştirilmesi için tedbirler alır, çözüm sağlanırsa yine maksimum fayda sağlanır. Sonra daha üst sorun grubuna yönelir ve işi tüme varım ile çözer.
  • Analitik düşünme yeteneği düşük birisi; Olayın altında yatan sebepleri aramaz, doğrudan çevresinden almış olduğu bilgilerin doğruluğunu kendince tesciller ve yönetilmeye bağlı tercihler yapar. Yakıt sıkıntısını sorunun parçalarından, en kolayından yola çıkarak değil, bir ustaya aracı götürüp, en zor aşamalardan itibaren, motor ve mekanik sorunlar ile kayıpları kontrol ederek başlar. Sonrasında zaman kaybı ile birlikte sorunu çözer. Maksimum çaba minimum fayda ile çözüm sağlanır.

Bu Bağlamda Analitik Düşünme Nedir?

Analitik düşünebilmek, sorunu parçalayabilmek ve çözüm için önceliklendirme yoluna gidip, sorunun çözümünü en az çaba ile maksimum fayda ile sağlamaktır. Bu bağlamda da Analitik Düşünme, üşengeçlik sıfatı ile bağdaştırılabilir fakat kesinlikle doğrudan bağlantılı iki insan özelliğinden bahsetmek mümkün değildir. Analitik Düşünceyi, üşengeçlikten ayıran destekleyici özellikler ve kişiye ait zamanla gelişen kabiliyetler de vardır, peki nedir bunlar? Bunları da bir liste halinde açıklamak isteriz.

  • Eleştirel Düşünce ( Critical Thinking ): İngilizce adı ile “Critical Thinking” yani Eleştirel Düşünce yapısı, insanın kendinde var olan doğuştan gelen bir özelliği değildir. Yaşantısı, büyütülme tarzı bu yeteneğin kazanılmasında doğrudan etkendir. Analitik Düşünce yapısına bürünmüş ve bu kabiliyeti edinmiş birisi eleştirel düşünür. Olayın içindeki eleştiriye açık hataları ve olguları yakalar. Bazıları o kadar bu yeteneğe haizdir ki bilimsel teorilerin, kesinlerin, fiziksel, kimyasal ve biyolojik doğruların, doğru olarak kabul edilenlerin bile altında hata ararlar. Hatalara yoğunlaşırlar. Kendi varsayımları ile düşünür ve doğru olarak kabul edilenleri yeni doğrular ile çürütmeye çalışırlar. Anlaşılacak o ki bu düşünce yapısına ait kişiler inatçı, eleştirel, yeni doğrular oluşturmaya çabalayan, çabuk kabullenmeyen, varsayımlar üretebilen kişilerdir. Öyle değil mi? Ya Newton kafasına düşen bir elmanın üzerine “acaba bu elmayı düşüren nedir?” diye yaklaşmak yerine “bu elmadan da iyi elma reçeli olur” şeklinde yaklaşsaydı, yer çekimi tabirini ortaya koyan kendisi olabilir miydi?
  • Tüme varım, tümden gelim yeteneği: Baştan beri üzerinde durulan husus, olayı parçalara bölebilmektir. Küçük bir yakıt tüketim sorununun altında yatabilecek tüm sorumları ayrı ayrı kategorize edebilmek ve en küçük parçadan tüm soruna çözüm üretebilmekti veya genel bir sonuç çıkarabilmektir. “Lastiğin havası inerse yakıt tüketimi artar” gibi. Bununla ilgili genel bir örnek vermek gerekirse “Ahmet ve Hasan iki arkadaş ve farklı zamanlarda öldüler. Bu durumda her insanın ölümlü olduğu sonucuna varmak, Ahmet ve Hasan gibi dünyadaki insan popülasyonunun çok küçük bir parçasından tamamı için çıkarımda bulunmaktır. Bu da tümevarıma bir örnektir.
  • Önceliklendirme yeteneği: Bu yetenek aynı zamanda organize edebilme yeteneğidir. Sorununun parçalarını zorluk derecesine, üstünde harcanacak vakte göre sıralamak ve en az sürede denenebilecek ve sonuçları gözlemlenebilecek sorunun parçasına odaklanmak bir önceliklendirme örneğidir. Bu sayede aynı yakıt tüketim örneğinde olduğu gibi kişi önce motordan ve mekanik kayıplardan oluşabilecek yakıt tüketiminin artışı sorununu lastik havalarına ve klima sorunları, aerodinamiği etkileyecek kaporta sorunları gibi daha az zaman kaybına sebep olacak iyileştirme denemeleri ile çözümleyecektir.
  • Varsayım, Tahmin, Bağ Kurabilme: Analitik düşünen birisi teoriler kurabilmeli. Olayın gerçekleşmesinin altında yatabilecek tüm sebepleri listeleyecek beyin fırtınası yapabilme, varsayımlar üretebilme yeteneğine sahip olmalı. Olayı doğrudan kabul etmemeli, eleştirel düşünce yeteneğini destekleyecek şekilde varsayım üretebilme yeteneğine de sahip olmalı. Bu konuda kendini en çok geliştirmiş meslek gruplarından biri doktorlardır. Doktorlar, veriler ışığında hastalığı saptamak için verilerden yola çıkarak aslında varsayımlarda bulunurlar ve daha sonra veriler ( röntgen, kan tahlili, manyetik rezonans sonuçları ) ışığında tanılarını koyar, tedaviye başlarlar. Daha basit bir tabir ile havada bulutların toplanmasından yağmur yağacağı çıkarımını bulabilmek de bir benzer olay kaydedilebilir.
  • Veri toplama: Bir önceki yetenekte de verilen örnek gibi nasıl bir doktor hastanın tanısını koyabilmek için tahlil, röntgen, tomografi gibi görüntüleme sonuçlarında cevaplar arıyorsa Analitik düşünebilen birisi de veri toplama sürecine girmelidir. Doğru, güvenilir kaynaklardan eleştirel düşüncesini destekleyecek veya çürütebilecek yönde veriler aramalıdır.
  • Karar verme, rapor etme: Analitik düşünceyi destekleyici bir özellik olarak rapor etmeden bahsedebiliriz. Veriler ışığında alınan kararlar daima raporlara dökülmeli, bir düşünce olarak kalmamalıdır. Doktor örneğinde olduğu gibi, analitik düşünen bireyimiz, verileri bir araya topladıktan sonra hastalığa tanı koymalı ve hastalığı rapor etmelidir. Gelecekte hastadan aldığı dönüşler ile hastalığın ilerleyişine göre raporlarını, kararlarını ilerleyen zamanlarda yapacağı kontrol muayeneleri ile güncellemelidir. Güncel tutmalıdır.

Bende yok? Nasıl edinebilirim analitik düşünme yeteneğini?

Bu öyle insana sonradan eklenebilmesi kolay bir meziyet maalesef ki değildir. Bu yeteneği kazanmış olmak, kazanabilecek bir şekilde dünyaya gelmek veya yeteneğin kazanılması için uygun şartlarda büyümek büyük bir avantajdır. Fakat bu, yeteneğin sonradan kazanılamayacağına kanaat değildir. Analitik düşünme yeteneği sonradan da pek tabi kazanılabilir. Bunu yapabilmek için bir dizi eylemi birlikte gerçekleştirmek, alışkanlık haline getirmek gerekir. Gelim şimdi de bu eylemleri başlıklar halinde aktaralım.

Gözlemci olacak aktiviteler yapmalısınız

Peki, gözlemci olacak aktiviteler nelerdir diye soracaksınız tabii ki de. Bu bazen bir bilim kurgu filmi izlemek olabilir, bazen de polisiye romanı okumak. Bu tarz içerikler sizi gözlemci yapar. Kitabı okudukça sonraki sayfalar hakkında yorumlarda bulunursunuz, tam tabiri ile kitap sizin ufkunuzu açar. Bir bilim kurgu filmi de aslında aynı etkiyi sağlayabilir. Bilimkurgu filmleri, gerçekte olmayanları aktarır. Bilimkurgu filmlerinde yaşanan olaylar, yaşanılan ortamlar, şartlar gerçeği yansıtmaması, kurgusal bir aklın ürünü olması ile sizi bu kurgu dünyasının içinde kurgusal, düşsel yönünüzü, yaratıcılığınızı geliştirmeye sevk eder.

Oyunlardan yararlanabilirsiniz

Öyle oyun dediysek, aksiyon oyunları gibi vurdulu kırdılı oyunlardan bahsetmedik. Burada bahsedilen oyun tarzları strateji tabanlı oyunlardır. Biraz da bulmaca tarzı boş vakitlerinizde kaçamak yapabileceğiniz, telefonunuzdan dahi oynayabileceğiniz oyunlardır.

  • Strateji oyunları, problem çözme yeteneğinizi geliştirir. Strateji kurmak, tüm olasılıkları değerlendirmeyi gerektiren bir süreç olduğu için hem önceliklendirme hem de varsayım yapma gibi analitik düşünceyi oluşturan unsurların gelişimine katkıda bulunur.
  • Bulmaca, matematiksel çözümlere dayanan oyunlar ise tümevarım, tümdengelim gibi analitik düşünceyi destekleyen yetenekleri bireye kazandırır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.